Kayıtlar

Ocak, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kendi kendini gerçekleştiren kehanet

Resim
Bu kavram benim çok ilgincime gitti açıkcası ve bütün bu secret karma pozitif düşüncenin altında yatan sebeplerden biride bu olsa gerek. Kendi kendini gerçekleştiren kehanet tamamiyle bizim inançlarımızla ilgili; neye inanırsak başımıza o gelir. Çünkü biz ona inandığımız için istesekde istemesekde bu davranışlarımıza yansır ve dolayısıyla karşıdanda bu şekilde algılanmaya başlar. Böylelikle inancımız kehanet haline gelir ve kendini gerçekleştirmiş olur. Örnek vericek olursak bir öğretmen bir öğrencisinden başarılı yada başarısız ( içten) bir inancı varsa o öğrenciyi başarılı yada başarısız kılmasına bir örnek verilebilir. Yada birinin sizi sevmediğini düşünüyorsanız davranışlarınız onun sizi sevmediği şeklinde olcağı için gerçekten sizi sevmiyecektir. Amelie filminde bi kısım vardı izlediniz mi bilmiyorum ama izlemediyseniz izlemenizi tavsiye ederim. Filmde amelie adlı karakterimiz birbirinden hiç hoşlanmaya iki karaktere gidip aslında o seni seviyor demiştir. Ardından 2side gerçekten

Sosyal Biliş

Resim
İnsanların kendini ve sosyal dünyayı nasıl gördüğüyle ilgilidir. Bilişsel düşüncede 2ye ayrılır Kontrollü düşünce ve otomatik düşünce bunları uçak mekanizmasına benzetebiliriz Otomatik pilot bizim bilinçsiz olarak düşünmeden verdiğimiz kararlarla ilgilidir.  Kontrollü düşünce ise kasten düşündüğümüz üzerinde efor sarfettiğimiz düşüncelerle ilgilidir.Tıpkı uçağı pilotun sürmesi gibi o yönlendirir. Bizde kontrollü düşüncede kendi fikirlerimizi yönlendirebiliriz..Yada bir durum karşısında ne olduğunu kim olduğunu anında farkettiğimizde otomatik düşünceler iş başındadır.Durumları ve kişileri otomatik düşüncelerimiz şemalandırır ve onları geçmiş tecrübelerimize göre kategorize eder.Eğer şemalarımız olmasaydı hatırlamamız bazı çabuk kavradığımız olayları farketmemiz çok uzun zaman alıcaktı ve normal kontrollü düşüncelerimizin yanında birde onları düşünmeye çalışcaktık! ne kadar yorucu olurdu değil mi? o yüzden iyiki şemalarımız ve otomatik düşüncemiz var. Peki bu karşılaştığımız dur

Psikoloji Araştırmlarında etik

Resim
Bir deney yapmadan önce katılımcının haklarını korumak amacıyla bir takım etik kararları alınmıştır. Öncelikle katılımcıya araştırmayla ilgili araştırma başlamadan önce bilgi vermek gerekmektedir buna Informed consent adı verilir. Ancak bazende araştırmanın gidiş hatını etkilememesi için katılımcı kandırılır başka birşey söylenir buna ise deception denir. Yalnız deception kullanıldıysa ardından debriefing şarttır buda araştırma bittikten sonra gerçekte ne olduğuna dair tamamiyle informed consentteki gibi bir bilgilendirmedir

Psikolojide Araştırma Yöntemleri

Resim
Psikolojide merak edilen konuyla ilgili üç temel araştırma yöntemi vardır. Gözlemsel (Observational), İlişkili ( Correlational- bu şekilde çevirebildim ) ve Deneysel ( Experimental). Gözlem araştırmaları tanım yapmamıza yardımcı olur ne sorusunun cevabını bize verir. İlişkili araştırmalar Tahmin yürütmemize yardımcı olur. bu bilirsek şunu tahmin edebilir miyiz gibi. Deneysel araştırmalarsa (ki favorim budur) Neden- sonuç ilişkisini kurmamıza yardımcı olur. Gözlemsel Metodda bu yöntemler kullanılabilinir; -Etnografi = >  Belirli bir grup yada kültürün içine karışarak olduğu gibi gözlemlenmesine denir. ? interjudge reliability; birden fazla kişinin birbirinden bağımsız olarak gözlemleyip aynı sonuca varması -Arşiv analizi => Adı üstünde olduğu gibi günlükler dökümanlar gazeteler gibi döneme kişiye ait arşivlerden faydalanılmasına denir. İlişkili methodda bu yöntemler kullanılır; - Correlational cofficient => Bir değere bakarak başka bir değerle olan bağlan

Cognitive Dissonance teorisi

Resim
Cognitive Dissonance yani bilişsel uyumsuzluk teorisi Leon Festinger tarafından davranışçılık akımını yeterli bulmamasıyla ortaya çıkarmıştır. Bu teorinin temelinde davranışlarımızın ve düşüncelerimizin tutumlarımızın uyumlu olması gerektiğidir. Beynimiz böyle olması gerektiğine inanır ve bizide bu şekilde yönlendirir. Davranış ve düşüncelerimiz çelişkiye düştüğünde içsel gerekçe ( internal justification) yada dışsal gerekçelendirmeyle ( external justification) uyumu sağlarız. Buna cognitive dissonance teori denir.  Örnek vericek olursak; Festinger bu konu hakkında bir deney yapmış. Deneklere çok sıkıcı yapması için bir iş veriliyor ardından sıradaki kişiye deneyin çok eğlenceli olduğu yalanını söylemelerini istiyorlar ve her deneğe rasgele olarak 20 dolar ve 1 dolar veriliyor. Ardından deneklere anket yapılıyor peki gerçekten eğlendiniz mi deney sırasında diye. 20 doları alanlar çok sıkıcı olduğunu söylerken 1 doları olanlar aslında gayette eğlenceli olduğunu o kadar da kötü olmad

Sigmund Freud Sözleri

Resim
- Bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirirseniz, ilk vazgeçeceği insan siz olursunuz - Zihin bir buzdağı gibidir. Yalnızca yedide biri suyun üzerinde görülebilir - İnsan sanılandan çok daha ahlaklıdır ve hayal edilemeyecek derecede ahlaksızdır. - Zayıflıklarımız gücümüzdür - Uygarlık, ilk defa bir insanın öfkelenince taş atmak yerine laf atmasıyla başlamıştır -Çocuklar tümüyle egoist varlıklardır. İhtiyaçlarını çok yoğun biçimde hisseder ve karşılamak için acımasızca mücadele ederler. - Bir insan bir yere bakıyorsa orada ilgilendiği birşey vardır. Bir insan bir yere hiç bakmıyorsa orada ilgilendiği birşey mutlaka vardır - Aşk yoktur, libido vardır - Bir objeye duyulan sevgi, ona sahip olma isteğinden gelir - Din, toplumsal obsesyonlarımız, obsesyonlarımız ise bireysel dinimizdir. - Düşünebilen herkesin insan olması; insan olan herkesin düşünebildiği manasına gelmiyor ne yazık ki -Gittiğim her yerde, benden önce oraya gitmiş bir şair buldum - Güç ve güve

Hindsight Bias

Resim
Bir soru soruldu size ve yanlış bildiniz yada cevap veremediniz ardından size cevap söylendiğinde ahhhh ben bunu biliyordum dediniz. Heh işte bu Hindsight biastır. İş işten geçtikten sonra bunu önceden bildiğinize dair bir önyargıdır. Daha örneklendircek olursak mesela maçlarda yada yarışmalarda çok sık karşılaşılır. Futbol maçından örnek maç biter ve dersiniz ki belliydi zaten onların yeneceği yine hind sight bias. yada normal günlük hayattan sevgilinizle atıştınız ardından onun bu olaya böyle tepki verceği belliydi zaten yada aramayacağını biliyordum gibi uzatabiliriz.. sizinde aklınıza  hayattan örnekler geliyordur. Psikolojide bu tip örneklere hindsight bias denir. - resme örnek bisikletten düştükten sonra bunu denememem gerektiğini biliyordum demek başka bir hindsightbias örneği :) 

Depresyon

Resim
Hepimiz bir dönem galiba depresyona giriyorum dediğimiz olmuştur.Ancak o zamanlar gerçektende depresyondamıyızdır yoksa sadece bunalım mıdır? Depresyon günümüzde oldukça sık kullanılan ve yanlış anlaşılan bir kavram olmaktadır. Depresyonda olduğumuzu nerden anlarız? Belirtileri Duygusal zihinsel ve bedensel olarak belirtileri vardır. -Duygusal açıdan mutsuzluk, karamsarlık, üzüntü. - En sevdiği işlerden bile mutluluk alamama. -yalnızlık -Dış çevreye olan ilginin azalması -Suçluluk duyguları -Yük olma hissi -İç sıkıntısı, daralma, huzursuzluk -Tüm duyguların yitirilmiş gibi hissedilmesi -İştahda azalma yada aşırı yeme -Aşırı uyuma yada az uyuma -Baş, boyun, sırt, eklem mide ağrıları -boşluk duygusu -unutkanlık -karar vermede zorluk, konstrasyon güçlüğü -çabuk sinirlenme -intihar düşünceleri En az 2 haftadır bu belirtilerden bazılarına sahipseniz bir uzmanla görüşmeniz sizin için faydalı olucaktır. Bu sırada kendim ne yapabilirim diyorsanız öncelikle pozitif

Bystander etkisi

Resim
Kalabalık içinde yardıma ihtiyacı olan bir insana yardım etmemeye denir. Nasıl olur mu öyle şey demeyin. Gerçekten oluyor bu nerdiyese hergün hemde. Bystander etkisi yerine Seyirci apatiside denir. Başkalarının çok olduğu bir yerde sorumluluk paylaşıldığı için belkide nasıl olsa başkası görüp yardım eder yada başkası ilgilenmiştir polisi aramıştır vs düşüncesi nedeniyle ortaya çıkan etkiye denir. Haberlerde hergün görüyoruz sokak ortasında saldırıya uğradı kimse bir şey yapmadı diye işte tam olarak bu bystander effecttir. Herkes bir başkasının yardım edeceğini düşünerek hiç kimsenin yardım etmemesi traji komik bir etkidir. Bu konuyla ilgili bir televizyon programı sosyal bir deney yapmış buyrun paylaşıyorum. Siz siz olun sokakta yardıma ihtiyacı olan birini görürseniz bystander effecte düşmeyin ve yardım edin. :)

Sosyal Psikoloji Nedir?

Resim
Artık hepimiz psikoloğun görevinin insan davranışını anlamak ve tahmin etmek olduğu biliyoruz. Bunu her kuramcı farklı yöntemle yapıyor. Bu yöntemlerden biri olan sosyal psikoloji, insanların duygularının düşüncelerinin ve davranışlarının başka insanlar çevre tarafından etkilenip şekillendiği düşüncesindedirler.Sosyal etkide bir insanın başka insanın davranışı değiştirmesinden daha etkili ve yaygındır.Toplumun etkisi bireyselden daha fazladır.Öncelikle bir insanın davranışını anlamak istiyorsak en basiti kişiye sorarız. Neden bu şekilde davranıyorsun? Neden böyle davrandın vs gibi. Ancak bir problem varki insan her zaman yaptığı davranışın farkında olamaz yada nedenininin bilincinde değildir. Yada doğru şekilde onu ifade edemez.Bireysel olarak duruma bakmak çok basite indigemek yada Durumun çevrenin etkisinin gücünü çok küçümsektir. Bir insanın davranışını incelerken kişilik psikolojisi Bireysel farklılıklar üzerinden giderken sosyal toplumun etkisini gözardı eder.Buna fundamental At

Jean Piaget Preoperational / Concrete

Arkadaşlar hazırladığım videoda piaget nin stagelerinden biraz bahsettim ve lack of conservation deneyini hazırladım. Umarım beğenirsiniz. İyi seyirler. http://www.youtube.com/watch?v=BmmzyFM3dLk&feature=youtu.be

Bilinçaltı beynimizin neresinde?

Resim
Hiç merak ettiniz mi eğer herşey beynimizde gerçekleşiyorsa, bilinçaltıda zihnimiz gibi soyut bir kavramsa o zaman bilinçaltını kontrol eden yerler neresi yada öyle bir yer var mı? Freud kısmen de olsa haklı mı? Freud haklı mı bilinmez ama Vucudumuz sırlarımızı tuttukça, konuşmadığımızda anksiyete stres hatta depresyon yaratabilecek hormonları salgılattırır.İnsan sosyal bir varlık ve bu bastrıp sakladığımız duyguların sonucu olarak salgılanan bu hormonlar da  bilinçaltımızın etkisi değil de nedir..Üzerimizde böylesine etkisi olan bilinçaltının önemini yadsımak olmaz.Duygularımızı paylaştıkça stres hormonlarının seviyesi düşer. Bütün bu hormon salgılama işlemleri ile bilinçaltnın nasıl bir alakası olabilir? Bir kere şunu açığa kavuşturalım her uyuyan bilinçsiz her uyanık bilinçli olcak diye bir şart yok .Çünkkü beynimizde ki Brain Stem uyanıklığımızı kontrol ederken Cortexde bilincimizi kontrol eder. Bilinçaltı davranışlarımızdan Otonomik Sinir Sistemimiz sorumludur. Nefes alışverişle

Sınav Kaygısı

Resim
Herkese yeniden merhabalar, uzun bir aradan sonra yine birlikteyiz. Bütün üniversite öğrencilerinin aynı anda final sınavlarına girmesi gerçekten etkileyici herkes aynı moda bürünüyor ve öğrenciler arasındaki anlayışı arttırıp iletişim kopukluklarını önlüyor. Madem sınav döneminden geçiyoruz ozaman sınav kaygısını ele almamak olmaz. Türkiye de sürekli değişen bu eğitim sisteminde her genç en az bir defa sınav heycanı kaygısı yaşamıştır ancak bunun boyutları nelerdir? Hafif-orta ve şiddetli olan kaygıların önüne nasıl geçilebilir gibi konuları konuşucaz bugün. Öncelikle ilaçla tedavi son çareniz olmalı çünkü tamam davranışlarınızı ve hislerinizi hormonlarınız sinir sisteminiz belirliyor ancak onları yönlendiren de düşünce biçmimiz yani biz düşüncelerimizin birer sonucuyuz. Sınav kaygısı nedir? Sınav sırasında bildiklerinizi yapmanıza engel olan ruh durumunuzdur. Kimlerde görülür? Herkesde görülebilecek bir sorundur. Eğer sınava yüklenilen anlam fazlaysa kısacası çok gözünüzde büyü

Gelişim Psikolojisi Rousseau

Resim
Rousseau gelişim psikolojisinde çocukluğun çok önemli bir rol oynadığını özel bir dönem olduğuna inanmıştır.Çocukları gözlemdiğimizde onların bizden farklı olduğundan bahsetmiştir. ve buyüzden özel görmüştür.Yine kendisine göre gelişim doğal bir olaydır. Görme düşünme hissetmesi kendiliğinden oluşan bir olgudur. Doğanın bir dizaynıdırbunların adımları olduğundan bahsedip 4 bölüme ayırmıştır çocukuluğu Adım 1; Infancy (doğumdan 2 yaşına kadarr olan kısım) -anlam neden yoktur. Basit tecrübeler vardır zevk acı gibi -Dokunma tatma gibi algısal özellikere yoğunlaşmıştır. -İlk dil gelişimi olmaya başlar ancak yetişkinlik öncesi grammeri kullanır. -öğrenmeye meraklıdır. Bu yüzden nerdiyese herşeye dokunmaya çalışır. Adım 2 ;Childhood (2 Yaşından 12 yaşına kadar olan kısım) -çocuk yürümek,konuşmak,beslenmek gibi yeni özgürlükler kazanmıştır. Bağımsızlığı gelişmiştir.Kendi yapmaya çalışır herşeyini. -Somut düşünce hakimdir. Adım 3: Late Childhood ( 12 yaşından 15 yaşına kadar) -Ç

Gelişim Psikoljisi John Locke

Resim
İlk dönemlerde preformotionism denilen dönemde çocukların küçük insanlar olduğuna inanılıyordu. Bu nedenle onlardan olgun davranışlar bekleniyordu ancak bu inanış embryonun tamamıyle olgun olduğu geerçeği 18inci yüzyılda reddedildi. Şimdi; Locke ve Rousseau ya gelirsek bu iki adam gelişim psikolojisinin ilerlemesine öncülük etmişlerdir. Locke'ın bilinen en yaygın teorisi tabula rasa blank slatedir. Yani Aklımızın bomboş olduğunu ve buraya tecrübelerimizle birşeyler yazıldığını söylemiştir. Ona göre en önemli şey insan psikolojisinde çocukluktan itibaren tecrübelerimiz yaşanılanlardır ve ondan başka hiçbirşey yoktur. -Innate  fikirlere karşı çıkmıştır . Yani içten gelen dürtüler olduğuna. Çevresel faktöleri savunmuştur. Bu çevresel faktörler 4e ayrılır. Association,Repetition,Imititaion,Rewards and punishments. Association ;ilişkilendirmek olarak açıklayabiliriz. Birbirine bağlı olan şeyleri daha çabuk hatırlar ve öğreniriz. Repetition; Repeattten de akılda kalacağı gibi t