Nefes alırken bile

Arada bilimsel konuların paylaşımı yapıcak olsam da yinede güncel konulardan komik ve kültürel mevzulardan da bahsetmek istiyorum.
Öncelikle herkes de varolan genel bir yanılgıdan bahsedicem. Sanıyorlar ki psikoloji okumak yada psikolog olmak çok kolay ve tamamiyle sinirsel yada ruhsal bozukluğu olan durumları araştırmakla ilgilidir.Psikolojik rahatsızlık uzmanı oluyorsun.Gidip klinik açıp insanları dinliyorsun. Hatta tek yaptığımız şeyde evet haklısın seni anlıyorum deyip işin bitiyor sanıyorlar.Bu tamamiyle yanlış bir düşünce çünkü psikoloji kalbimiz attığı nefes aldığımız her dakika boyunca bizimle birlikte aslında yani psikolojik rahatsızlık kısmı buz dağının sadece görünen kısmı onun dışında sinir sistemi beyin, duyu organlarımız uyku şekillerimiz konuşma tarzlarımız sosyal çevreler müzik resim renk gibi daha aklıma gelmeyen bir çok konuyuda kapsıyor bu bilim üstelik sadece insanlar içinde geçerli değil; ürettilen herşey psikolojimizin bir aynası gerek zevkten olsun gerek ihtiyaçtan ayrıca hayvanlarında ve hatta bitkilerin bile psikolojisi olduğunu biliyor muydunuz? Psikoloji biraz da bizim dünyayı algılayış biçmimiz ve farkındalığımız, düşünce biçmimiz. Siz şuanda bu yazıyı okurken bunun sebebi bile psikolojiniz kaynaklı =) merakınızı çekiyor belki yazdıklarım yada belkide tamamiyle başka bir nedenden dolayı.Kim bilebilir..sizden başka!

  Biz kimiz? ne yaparız? Neden yaparız? neleri severiz?niye severiz?Neyi seçicez hatta kendimizin tamamiyle farkına vardığımızda ve çevresel koşullarımızıda göz önüne aldığımızda neler yapıcaz? Nasıl yaşıcaz gibi soruların bile cevaplarını bilebiliriz. Bunların farkında olmamız bizim daha verimli ve mutlu yaşamamızı sağlıyabilecek önemli etkenler.Ayrıca falcıya gitmeyede gerek kalmıyor !!Tabi yok ben riskli yaşamayı seviyorum bunları bilmek ilgimi çekmiyor diyorsanız o başka ama ya sevdiğiniz kişiyide bu şekilde anlayabilseydiniz; Hayat daha kolay olmaz mıydı? Çok basitcene bu tarz soruları kendimize yada karşımızdakine sorarak cevaplayabiliriz yada daha sonra konuşcaklarımızı uygulayarak da bulabiliriz. Ancak ne yazık ki bazı durumlarda işin içinden çıkamayacağımız konularla karşılaşırız ve algılarımızda bizi kandırmaya başlar..(bu durumda işte psikoloji okumak ve bilmek devreye giriyor hatta ileri safhada kendi başımıza işin içinden çıkamıyosakta yardım istemekten sakınılmamalı  )
ne kadar istersek isteyelim aslında hayatı hiç bir zaman objektif olarak göremiyeceğimizi biliyor muydunuz? Evet şaşırtıcı ama ne yazık ki doğru. İşte bilim adamları objektif olmalıdır yok işte bir mevzuda objektifliğimizi koruyalım hadi falan derler yaa söylüyorum size Külliyeeen Yalaan
            
 hepsi!! çünkü olamayız kendi yargılarımızdan kurtulsak bile çevremizin baskılarınca yine yargılarız! Çünkü yaşadığımız çevre bizim karakterimizi törpülüyor ve düşünce biçmimizi değiştiriyor.İlgi alanlarımız da buna göre değişiyor.Örneğin iki ayrı din mensubunun ahlak ve kültürel anlayışı ne kadar farklıdır birbirinden yada doğulu bir insanla batılı bir insanı aynı odaya koyup objektif olun hadi! dediğimizde fark olmaz mı sizce?İkisininde inanışları bildikleri farklı..
Tabi bununda bir şekilde orta yolunu bulmuşlar ve sizinde bildiğiniz gibi tüm dünyada evrensel olarak kabul edilen yargılar var.Kültür,ülke dil,din farketmez bunlar için.İşte çalınmayacak,öldürmeyecek,yalan söylemiyecek vs.Genelde zarar verici durumları kısıtlamak amacıyla konulmuş dünya çapındaki yasalar.Onların dışında Ülkelerin ve dinlerin,okulların,şehirlerin,mahallelerin,arkadaşların,sevgililerin,ailelerin arasındaki insanları yöneten(yazılı olmasada bilinen) yapılması gereken ve yapılmaması gereken yasalarda var.Genelde farkları yaratanda bunlar zaten.Bakın daha insanlar arasındaki genetik düşünce vs farkladaki kişiler arası bireyselliğine inmedim bile.Genel konuşuyorum İnanç,inandıklarımız ,savunduklarımız.. aklımıza uygun gelen şeyler işte biz bu aklımıza uygun gelen şeylere göre yaptığımız seçimlerden ibaretiz. Ben kendimi tanıdığımı düşünüyorum. Sevgilim arkadaşım ailemde beni tanıdığını düşünüyor. Ama bir test yapsak tanımayla ilgili herkes aynı kişi hakkında farklı şeyler söylücektir. Sizce bu benden kaynaklanan bir durum mu? Hayır. Tamam belki biraz ancak neden farklı yansıtıyorum bazen normalde davrandığımın aynısıyken neden karşımdaki farklı yorumlayabiliyor. İşte buda onun istemsiz olarak seçimlerinden düşüncelerinden ve en önemlisi görüp öğrendiği inanışlarından kaynaklanan bir sonuç. Ben kendimden örnek verdim ama emin olun bu sizin içinde geçerli sokaktan geçen adam içinde geçerli. Söz konusu insanlar olunca hiçbir zaman tek doğru yoktur ve tek açıklama olamayacaktır. Dünya herkesin gözlerindeki pencerelerden açılan ayrı bir evren ayrı bir yaşamdır.  Ve bu bakış açısı sayesinde renklerimiz çeşitlerimiz var öteki türlü ne kadar tek düze olurduk. renksiz ruhsuz olurduk. Çeşitliliğin olduğu yerde yaşam vardır.

What am i to you?

Sesimi dinlemeye devam edin..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Heuristic

Bilinçaltı beynimizin neresinde?

Davranışları açıklama; Attribution Teorisi , Yükleme Teorisi